Son Günlerde Sıkça Adından Bahsettiren “Resilience,” Namıdiğer “Duygusal Dayanıklılık” Diğer Bir Deyişle “Yılmazlık”
Peki
duygusal dayanıklılık gerçekten nedir, nasıl geliştirilir?👇
Duygusal
dayanıklılık dışarıdan gelecek bir etkiye, değişime karşı esneklik gösterme ve
süreçten öğrenerek, büyüyerek çıkmak olarak tanımlanıyor. Yani duygusal
dayanıklılık sadece hayatta kalma becerisi değil. Aynı zamanda yaşanan olaydan
parlayarak, büyüyerek çıkabilme meselesi.
Bu konuda
yapılan araştırmaların ortak sonucu olarak duygusal dayanıklılığı yüksek
kişilerin sahip olduğu 3 temel özellikten bahsediliyor.👉
1- Gerçeği
Olduğu Gibi Kabullenme / Gerçekçi İyimserlik: İçinde bulunduğun durumun
gerçeklerini olduğu gibi kabullenip bu çerçevede iyimser bir tavır takınmak.
İyimser
olmak önemlidir ancak bazen kendimizi olayları iyi tarafından görmeye o kadar şartlarız
ki, gerçekleri göz ardı eder, her şey yolundaymış gibi Polyannacılık oynarız.
Gerçeği göz ardı eden iyimserlik bizi risklere karşı savunmasız hale getirip,
sonrasında büyük düş kırıklığı yaşamamıza sebep olabilir. Hatta bizi yeni
yollar aramaktan da alıkoyabilir.
Steven
Southwick ve Dennis Charney The Science of Mastering Life’s Greatest
Challenges, adlı kitaplarında “Gerçekçi iyimser insanlar, kötümser insanlar
gibi karşılaştıkları olumsuz şeylere çok dikkat ederler. Ancak, kötümser
insanlar gibi olumsuz şeylere takılmazlar. Çözülemez gibi görünen problemleri
bölerek çözüme ulaştırmaya çalışırlar. Yani farkındalıkları sayesinde hangi
problemle karşı karşıya olduklarını iyice anlayıp, ardından çözüme nasıl
ulaşacaklarını bulurlar.” şeklinde ifade eder.
2- Anlam
Arayışı / Yaşanan Zorluklardan Anlam Çıkartmak: Neden benim başıma geliyor
sorusu ile kendini kurban rolüne sokmayarak yaşanan acılardan anlam çıkarma
eğiliminde olunması durumu. İlginizi çekerse, bu konuda anlamı keşfetmemize
yardım edecek süreci anlatan, “İnsanı insan yapan nedir?” sorusuna yanıt
vermeye çalışan Victor E. Frankl’in kitabı “İnsanın Anlam Arayışı” kitabını
okumanızı öneririm.
3- Brikolaj (Ritüellere Dayanan
Yaratıcılık): Zor ve stresli
zamanlarda elinde olan imkânlarla hızlı bir şekilde yeni çözümler üretebilme
becerisi olarak tanımlanıyor. Duygusal dayanıklılığı yüksek olan kişilerin başkasının
elini kolunu bağlayan zor durumlarda elindeki imkanlar ile yaratıcı bir çözüm
bulabildiği gözlemlenmiş.
Sonuç olarak duygusal dayanıklılığı yüksek kişilerin karşılaştıkları zor durumda kurban rolüne girmeden, umutsuzluğa düşmeden, gerçeği kabullenip çözüm üretmeye çalıştığı görülmüş. Bunu yaparken de süreci bir öğrenme fırsatı olarak değerlendirip, süreçten anlam çıkarttığı ve gelişerek, büyüyerek süreci tamamladığı. Benim de kendime büyük harflerle çıkarttığım not "öğrenme fırsatı olarak görüp, süreçten anlam çıkartmak" gerekliliği oldu. Umarım yazının sizin için de faydası olur 😊
Resilience konusunda daha detaylı okuma yapmak isteyenlere Harvard Business Review tarafından çıkartılan Duygusal Zeka serisinin Resilience bölümünü öneririm.👍
Yorumlar
Yorum Gönder